Cumhurbaşkanı
Kararnamesi ile yapılan bu uygulamayı TBMM gündemine taşıyan Arı, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Alparslan Bayraktar'ın yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
Bu Anlayış Kabul Edilemez!
Av. Cavit ARI, yaptığı açıklamada; "Antalya Kumluca'da, Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile
acele kamulaştırma kararı alındı ve Çaltı köylüsünün nar bahçeleri GES (Güneş Enerjisi Santrali)
projesine teslim edilmek isteniyor. Daha önce aynı bölgede HES projeleri uygulanmıştı, şimdi ise
yeni kararnamelerle 107 ada 4 parsel, 104 ada 6,7,9,10,11,33 ve 34 parseller GES projelerine
açılıyor. Alınan bu karar yalnızca doğayı değil; bu topraklarda yaşayan, çalışan, üreten insanları,
aileleri ve çocukları da yok saymaktadır. Bu anlayış kesinlikle kabul edilemez." ifadelerini kullandı
Rıza Olmadan Atılan Adımlar Halk İradesini Yok Saymaktır!
Av. Cavit ARI; "Burada yaşayan vatandaşlarımız geçimini bu topraklardan sağlıyor.
Tarlasıyla, bahçesiyle, emeğiyle var olmuş; çoluğunun çocuğunun rızkını bu topraklarda kazanmış
insanlar, şimdi tek geçim kaynakları ellerinden alınmak isteniyor. Üstelik hiçbir şekilde halkın rızası
alınmadan; ne istişare edilmiş, ne de kendilerine sorulmuş. Bu olacak iş midir?" dedi.
Bir GES (Güneş Enerjisi Santrali) Projesi, Bir Ailenin Geçiminden Daha mı Değerli?
Av. Cavit ARI açıklamasının devamında şunları söyledi: "Burada yaşayan vatandaşlarımız
geçimini bu topraklardan sağlıyor. İnsanlar tarlasıyla, bahçesiyle, emeğiyle ayakta duruyor. Şimdi
ise tek geçim kaynakları ellerinden alınmak isteniyor. Üstelik bu karar alınırken halkın görüşü
alınmamış, istişare dahi edilmemiş. Bu olacak iş mi? Bu kararın çıkmasında ve uygulanmasında
sorumlu olan kişilere buradan açıkça soruyorum: Bir GES projesi, bir ailenin hayatından daha mı
kıymetli? Bir çocuğun okul masrafını karşılayan nar bahçesi, domates tarlası bir şirketin
kazancından daha mı önemsiz? Bu hukuksuzluğu ve vicdansızlığı kimse bizden kabul etmemizi
beklemesin." dedi.
Zeytinliklerden Sonra Şimdi de Nar Bahçeleri Hedefte!
Av. Cavit ARI; "Son dönemde enerji projeleri gerekçesiyle yapılan kamulaştırmalarda
zeytinliklerin ardından şimdi de nar bahçeleri hedef alınmaktadır. Zeytin ağaçları, hem ekonomik
değeri hem de kültürel ve çevresel önemi nedeniyle yüzyıllardır bu toprakların en kıymetli tarım
ürünlerinden biri olarak görülmesine rağmen çeşitli bölgelerde zeytinlikler maden, enerji ve sanayi
projelerine feda edilmiş; kamuoyunun tüm tepkilerine rağmen bu uygulamalara devam edilmiştir.
Şimdi benzer bir tablo Antalya'mızın Kumluca Çaltı Mahallesinde yaşanıyor. Bu kez hedefte
nar bahçeleri var. Üretici, yıllardır emek verdiği, çocuklarının geçimini sağladığı, geleceğini üzerine
kurduğu arazileri bir kararla kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmıştır. Kırsal kesimde yaşayan
yurttaşlar için zeytin, nar, domates ya da başka bir ürün; sadece bir tarım faaliyeti değil, bir yaşam
biçimi, bir kimliktir. İktidar Önce zeytinlikleri enerji yatırımlarına açtı, şimdi sıra nar bahçelerine
geldi. Tarım alanları sistematik şekilde daraltılıyor. Bu anlayış, üretimden koparılan köylüyü kente
göçe zorlarken, ithalata bağımlılığı artırıp, ülkemizde gıda güvenliğini tehdit eder duruma
düşürmüştür. Bugün nar bahçesi, yarın başka ürünler hedef alınacak. Buna hep birlikte dur demek
zorundayız." dedi.
Bu Kararname Derhal Geri Çekilmelidir!
Av. Cavit ARI açıklamasını şu sözlerle tamamladı: "Kamulaştırılan alanlar halkın malıdır ve bu
yayımlanan kararname derhal geri çekilmelidir. Bu topraklar köylünündür. Biz, doğayı ve üretimi
savunan halkımızın sonuna kadar yanındayız. Muhalefet olarak sürecin takipçisi olacağız. Kumluca
halkının iradesini yok sayan, doğayı ve emeği hiçe sayan bu anlayışa karşı duracağız.
Kumluca halkına söz veriyoruz: Bu mücadele sadece sizin değil, hepimizin mücadelesidir. Bu
adaletsizlik sona erene kadar birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz." Diyerek açıklamasını
tamamladı.