Açıklamasında hem tarım sektörünü
vuran zirai don felaketine hem Gazze’deki soykırıma hem de TBMM gündemindeki iklim
kanunu teklifine dikkat çeken Tekin, yetkililere sert uyarılarda bulundu.
“Zirai Don Üreticiyi Vurdu, Tarım Sezonu Başlamadan Bitti”
Geçtiğimiz hafta etkili olan ani soğuk hava ve don olaylarının ülke genelinde tarım
üreticilerini mağdur ettiğini belirten Tekin, Sebze ve meyveler gibi birçok ürünün zarar
gördüğünü ifade etti.
“Zirai don sebebiyle tarım alanlarının büyük bir bölümü zarar gördü. Sebze ve meyve üretimi
sekteye uğradı. Artan maliyetlerle zaten baş edemeyen üreticilerimiz bir de bu felaketle baş
başa bırakılmış durumda. Bu durum sadece üreticimizi değil, gıda enflasyonu üzerinden tüm
toplumu etkileyecektir,” diyen Tekin, Tarım ve Orman Bakanlığı'na çağrıda bulunarak; “Afet
bölgesi ilanı, doğrudan destek ve hızlı tespit çalışmaları gecikmeden yapılmalıdır” dedi
“Gazze’de Soykırım Var, Susmak Suça Ortak Olmaktır”
Basın açıklamasının ikinci bölümünde İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılara değinen
Başkan Tekin, yaşananların açık bir insanlık suçu olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail Gazze’de sistematik bir soykırım gerçekleştiriyor. 50 binden
fazla insan hayatını kaybetti, on binlerce kişi yaralandı. Yaklaşık 18 bin çocuk şehit edildi. Bu
vahşet karşısında sadece kınamakla yetinenler, aslında bu suça ortak olmaktadır.”
“İslam ülkeleri kınamakla yetinmemeli, somut adımlar atmalıdır. İsrail’le tüm ticari ve
diplomatik ilişkiler kesilmeli, petrol ve liman kapıları derhal kapatılmalıdır,” diyen
Tekin, Amerika'nın bu süreçteki rolüne de dikkat çekerek “ABD, İsrail’in baş suç ortağıdır”
ifadesini kullandı.
Özellikle ABD’ye ait F-35 parçaları taşıdığı iddia edilen “Maersk Detroit” isimli geminin
Mersin ve Antalya Limanı’na uğrayacağı yönündeki haberleri hatırlatan Tekin, “Bu
sevkiyatın Türkiye topraklarından geçmesine asla izin verilmemelidir. Bu millet bu utancı
taşıyamaz” dedi.
“İklim Yasası Görünüşte Çevre, Gerçekte Sömürü Yasasıdır”
TBMM’de görüşülmeye başlanan “İklim Kanunu” teklifini de eleştiren Mehmet Fatih Tekin,
söz konusu düzenlemenin Türkiye’nin kalkınma ve üretim özgürlüğünü sınırlandıracağını
savundu.
“Bu yasa, küresel güçlerin dayatmasıdır. Paris İklim Anlaşması bahanesiyle az gelişmiş ve
gelişmekte olan ülkelere karbon emisyonu sınırlamaları getirilmektedir. Amerika’nın bile
çekildiği bir anlaşmaya uyarak üretimimizi kısıtlamak akıl dışıdır” diyen Tekin, tarım ve
hayvancılığı etkileyecek bir düzenlemenin ilgili komisyonlarda görüşülmeden meclise
getirilmesinin ise kabul edilemez olduğunu vurguladı.
“İklim Kanunu, tarımın ve sanayinin belini bükecek bir düzenlemedir. Milletin
itirazlarını görmezden gelerek geçirilmeye çalışılması kabul edilemez. Bu yasa teklifini
derhal geri çekin!” çağrısında bulundu.
“Bu Millet Mazlumun Yanında Olur, Dayatmalara Boyun Eğmez”
Açıklamasının sonunda hem içeride hem dışarıda milletin beklentilerine uygun bir yönetim
anlayışının hâkim olması gerektiğini belirten Tekin, şunları kaydetti:
“Zirai donla baş başa bırakılan üreticiler, Gazze’de ölüme terk edilen mazlumlar ve küresel
dayatmalara karşı çıkarılamayan ses... Tüm bunlar vicdanı olan herkesi rahatsız etmeli. Biz
Saadet Partisi olarak her zaman ezilenin, mazlumun, üretenin yanındayız. Küresel projelere
değil, milletin iradesine güveniyoruz.”
