9019,57%-1,65
39,26% 0,08
44,60% -0,18
4175,38% 0,65
6623,72% 0,00
Erdoğan, şöyle konuştu: "Nice zorluğun, badirenin, ihanetin üstesinden beraberce geldik. Türkiye'ye tarihi seçim başarılarını, dış politikadan hak ve özgürlüklere birçok alanda sessiz devrim niteliğindeki hamlelerini birlikte yaşadık. Böylesine güçlü, kararlı, ahlaklı bir gençlikle yol yürümeyi bizlere nasip eden Rabbime sonsuz hamdediyorum.
Asra istikamet çizeceğimiz Türkiye Yüzyılı hedeflerimize sizlerle birlikte ilerleyeceğiz. Türkiye'yi her alanda çok daha ileri noktalara, parmakla gösterilen seviyelere inşallah beraber getireceğiz. Barışın, huzurun, refahın hüküm sürdüğü bölgesine ve dünyaya yön veren bir Türkiye'yi sizlerle inşa edeceğiz. 86 milyonun bir arada barış, huzur ve kardeşlik içinde yaşadığı müessir, müreffeh bir ülkeyi sizlerle birlikte yükselteceğiz. Bizi köken, kimlik, meşrep ve mezhep üzerinden ayrıştırmaya çalışanlara inat bir olmuş, birlik olmuş, kenetlenip tek millet olmuş, terörsüz Türkiye2yi, yani en büyük eserimizi inşallah sizlerle birlikte gerçekleştireceğiz. Kardeşlerim, işte o zaman ülkemizin önünde yepyeni bir sayfa açılacak. O sayfaları hep birlikte yazacağımız destanlarla dolduracağız. O sayfaların her bir kenarını dostluk türküleriyle, kardeşlik şiirleriyle, istiklal ve istikbal ruhuyla süsleyeceğiz. Atalar yurdu, şehitler emaneti, gaziler diyarı bu aziz vatanı omuz omuza, gönül gönüle sizlerle birlikte ihya edeceğiz.
"Ülke ve millet sevdalısı tüm gençlerimizle gurur duyuyorum"
Türkiye Cumhurbaşkanı olarak, başta bu salondaki genç kardeşlerim olmak üzere ülke ve millet sevdalısı tüm gençlerimizle gurur duyuyorum. Burada bir kez daha görüyorum ki Teknofest kuşağı maşallah gümbür gümbür geliyor. Gencecik mühendislerimiz savunma sanayinde adeta destan yazıyor. Gencecik zihinlerimiz bilimde, teknolojide kültür ve sanatta başarıdan başarıya koşuyor. Bu ülkenin güçlü yarınlarına hazırlıyor. Milli sporcularımız çok farklı branşlarda dünyanın dört bir yanında İstiklal Marşımızı iftiharla okutuyor. Aklıselim, kalbi selim ve zevki selim sahibi bu gençliğin, Türkiye Yüzyılı'nın da mimarı, mihmandarı ve yolbaşçısı olacağına yürekten inanıyorum.
Türkiye'yi enerjide farklı bir seviyeye taşıyacak Osmangazi yüzer üretim tesisini aynı şekilde buradan Filyos Zonguldak, oraya yolcu ettik. Ve Karadeniz’e yolladık. 300 metre uzunluğunda ve 56 metre genişliğinde olan bu dev platform güçlenen Türkiye'nin yeni bir nişanesi olarak Filyos'ta yerini aldı. Bu ne demektir, biliyor musunuz? Gemileri karadan yürüten bir ecdadın torunları olarak bugün enerji ve savunma sanayi başta olmak üzere her alanda başarılarımıza yenilerini ekliyoruz.
"Adaletin kılıcı olmayı ecdadımızdan öğrendik"
Kimsenin kınamasına aldırmadan, zalimler ve zorbalar karşısında hakkı haykırmayı, adaletin kılıcı olmayı aynı şekilde biz ecdadımızdan öğrendik. Şunu da ifade etmek isterim. Biz sadece vesayetle, sadece yasaklarla ve baskıcı zihniyetle mücadele etmedik. Neredeyse yarım asra yaklaşan siyasi hayatımız boyunca aynı zamanda önyargılarla, ideolojik at gözlükleriyle de mücadele ettik. Bürokratik oligarşinin her türlüsüyle kıyasıya mücadele ederken, bundan daha çetin kavgayı kültürel hegemonyaya karşı yürüttük.
"Minarelerimiz 18 sene boyunca binlerce yılın yabancısı bir sese mahkum bırakıldı"
CHP zihniyeti milletimizin asırlara sari mazisini sahiplenmek yerine, reddi-miras yaparak bu ülkenin tarihini 100 yılla sınırlandırdı. Geçmişe sırtımız dönmemiz beklendi. En parlak dönemlerimiz adeta yok sayıldı. Tek parti faşizminin baskın olduğu yıllarda bedelini halen ödediğimiz yanlış politikalarla milletimiz talihsiz hale getirilmek istendi. İman kalemizin sarsılmaz duvarları olan toplum hayatımızın dışına atılmak istendi. Elifbaların suç aleti sayıldığı utanç verici yıllar yaşadık. Gençler, elimize tahta parçasıyla elifbaların yazılıp verildiğini bilir misiniz? Kur'an kurslarının kapısına kilit vurulduğu günlere şahit olduk. Minarelerimiz 18 sene boyunca binlerce yılın yabancısı bir sese mahkum ve mecbur bırakıldı. Bizi ruh kökümüzden koparmak amacıyla her yolu denediler. Maalesef bu politikalarında belli ölçüde muvaffak da oldular. Tek parti zihniyetini temsil eden çevrelerin halen Selçuklu'ya, Osmanlı'ya ve binlerce yıllık Türk tarihine husumetle yaklaştığını görüyoruz. Biz Sultan Alparslan deyince, Osmangazi, Fatih deyince, Yavuz, Kanuni, Sultan Abdülhamid Han deyince birileri hemen rahatsız oluyor. Hatırlayın bu malum çevreler ‘Türk milletinin hamuru Müslümanlarla yoğrulmuştur, İslamsız Türk yaşayamaz’ dediğimiz için şahsımızı günlerce hedef aldılar. Tarihimize, köklerimize, kurucu değerlerimize sahip çıktığımız için bizi insafsızca eleştirdiler. Oysa biraz tarihe baksalar veya tarih okusalar Türkiye Cumhuriyeti'nin altı asırlık imparatorluk çınarının taze bir şıvgını olduğunu anlayacaklar.
Bizi ruh kökümüzden koparmaya çalışanlara karşı dikkatli olacağız. Her birinizden maziden tevarüs ettiğiniz eşsiz birikimi atiye taşımanızı bekliyoruz. Cesaretinizi kırmak, ümitlerinizi yıkmak, potansiyelinizi heba etmek isteyenlerin oyununa asla gelmeyeceksiniz. 'Yapamazsınız, başaramazsınız' diyenlere kulak asmayacak, onların tuzaklarına asla düşmeyeceksiniz.
"Bu ülke 86 milyon olarak hepimizin ortak yuvası, ortak çatısı"
Sevgili genç kardeşlerim, bugün zorluklarla, sıkıntılarla, acılarla karşı karşıya olsak da inşallah ebet bizimdir. Unutmayınız, biz bu ülkede yolcu değil, hancıyız. Biz burada ev sahibiyiz. Burada doğduk, burada büyüdük, burada yaşıyoruz. Bize gazete manşetlerinden ömür biçenler oldu. Bize haritalar üzerinden güya yer gösterenler oldu. Bize alçakça iftira atanlar, bize saldıranlar, emperyalist ağababalarına güvenerek bize had bildirmeye cüret edenler çıktı. Şimdi onların hiçbirisi yok. Neredeler? Tam da cibilliyetlerine yakışır şekilde arkalarına bakmadan kaçıp gittiler. Ülkemize ve milletimize ettikleri kanlı ihanetin bedeli olarak on binlerce kilometre ötede son nefeslerini onursuzca verdiler. Ama biz buradayız. Elhamdülillah dimdik ayaktayız. Emri hak vaki olana kadar da yine burada olacağız. Gençler, Hilal'in gölgesinde ezanı Muhammedilerin huzur veren ikliminde yaşamaya devam edeceğiz. Her karışında bir yiğit yatan bu ülke bizim vatanımız. Bu ülke 86 milyon olarak hepimizin ortak yuvası, ortak çatısıdır. Kimlik siyaseti, köken siyaseti, meşrep ve mezhep farklılıklarını kaşıyan fitne siyaseti dönemi artık kapanmıştır.
Unutmayın, kimse bizi bölemez. Kimse kirli ellerini birlik ve beraberliğimize uzatamaz. Terörün olmadığı, nifakın olmadığı, her köşesinde kardeşliğin egemen olduğu bir iklimi ülkemizde ve bölgemizde inşallah hep birlikte tesis edeceğiz. Allah'ın yardımı ve milletimizin hayır duasıyla önümüzdeki dönemde önce terörsüz Türkiye'ye, ardından da terörsüz bölgeye vasıl olacağız. Sizlerden de bu kutlu mücadelemize güçlü destek bekliyorum.
"Yolsuzluklarını perdelemek için gençlerin arkasına saklananlara prim vermedik"
Yasakçı anlayışı, baskıcı zihniyeti, tektipçi uygulamaları tarihin çöp sepetine yolladık. İmam hatip ve meslek liselerinin maruz bırakıldığı adaletsizliğe son verdik. Başörtüsü ve kılık kıyafet yasaklarını inşallah bir daha geri gelmemek üzere kaldırdık. Eğitimde, siyasette, teknolojide gençlerimize alan açtık. Tüm imkanlarımızı geleceğimizin teminatı olan gençlerimiz için seferber ettik. Kredi ve burs desteklerimizi artırdık. 81 ilimizi üniversitelerde bilim, kültür ve spor merkezleriyle donattık. Üniversite yurtlarımızın sayılarını artırdık. Bu yurtları modern, güvenli ve konforlu hale getirdik. Türkiye Yüzyılı maarif modeli ile eğitimde niteliği artıracak önemli bir adım daha attık. Gençleri sadece vitrin süsü olarak kullananlara gençlerin heyecanları üzerinden ikbal devşirmeye çalışanlara, yolsuzluklarını perdelemek için gençlerin arkasına saklananlara velhasıl gençleri sarf malzemesi olarak gören menfaatperestlere bugüne kadar prim vermedik. Bundan sonra da ülkemiz gençlerini suç örgütlerinin, terör örgütlerinin, çıkar şebekelerinin insafına bırakmamakta kararlıyız. Özellikle sivil toplum kuruluşlarımızdan gençlerimize daha sıkı sahip çıkmalarını, onlarla daha fazla ilgilenmelerini istirham ediyorum."