Kepez Kitap Fuarı’nda kaygı ve endişe konuşuldu

Kepez Belediyesi tarafından düzenlenen Kepez Kitap Fuarı, ikinci gününde önemli bir seminere ev sahipliği yaptı. Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur, Mimar Sinan Kongre Merkezi’nin Düden Salonu’nda gerçekleşen “Belirsizlikle Barışmak: Kaygı ve Endişeyi Yönetmek” başlıklı seminerde katılımcılarla buluştu. Seminerde modern hayatın kaçınılmaz bir parçası haline gelen kaygı, stres ve belirsizlik duyguları ele alındı. Prof. Dr. Sungur, kaygının insan doğası için nasıl evrimsel bir işlev taşıdığına değinirken, aynı zamanda günlük yaşamda bu duygularla sağlıklı başa çıkma yöntemlerini paylaştı. Prof. Dr. Sungur, “Kaygı ve endişenin çok yaygın olduğu belirsizliğin ise belirgin olduğu hatta hayatlarımızı ele geçirip domine ettiği bir zaman diliminden geçtik ve geçiyoruz” dedi.  Kaygı ve endişenin şaşılacak bir durum olmadığını da sözlerine ekleyerek, “Tehlikenin gerçek olduğu zamanlarda kaygı duymak değil, duymamak anormal olurdu. Dünyaya baktığınızda savaşlar, doğal afetler, işkenceler, tecavüzler, terörizm, şiddet, ekonomik sorunlar… Bütün bunların yaşandığı bir dünyada kaygı duymaktan daha doğal bir şey olamaz. Kaygı bir duygudur. Bütün duygular gibi bize bilgi verir. Kendimizle, ihtiyaçlarımızla, başkalarıyla ilgili bilgi verir” diye konuştu.  

Kaygının geleceğe yönelik bir tehdit yada bir tehlike algılandığın da ortaya çıkan bir duygu olduğunu belirten Sungur, “Anda kaygı yoktur. Kaygı hep gelecekle ilgilidir. Bu çarpıntı, terleme, nefes almakta zorluk çeken bir panik atak hastası için bu gelecek bir dakika sonradır. Kaygı anla ilgili değil, gelecekle ilgilidir” dedi.

DÜŞÜNCENE, DAVRANIŞINA, DUYGUNA DİKKAT ET!

Hayatları belirleyen olayın kendisi değil, onun nasıl algılandığı olduğuna dikkat çeken Sungur, “Bu geçmiş yaşam dönemlerinden ne öğrendiğimize bağlıdır. Hayat hepimize aynı cömertlikte davranmıyor. Bazılarımıza dış dünya daha acımazsız bazılarımıza daha güzel davranıyor. Geçmişte ne yaşadığımıza göre, geçmişten ne öğrendiğimize göre burada farklı düşüncelere sahip oluyoruz. Bu düşünceler duygularımızı belirliyor. Duygularda hissettiğimiz hislere göre davranışlarımızı belirliyor. Yani düşüncelerine dikkat et duygularına dönüşüyor. Duygularına dikkat et davranışlarına dönüşüyor. Davranışlarına dikkat et alışkanlıklarına dönüşüyor. Alışkanlıklarına dikkat et karakterine dönüşüyor. Karakterine dikkat et kaderine dönüşüyor. Yani düşünceniz neyse kaderinizde öyle beliriyor. Nasıl algıladığınızla alakalıdır… Tek seçenekli bir düşünce yerine çok seçenekli bir düşünceyi devreye sokabilmek önemlidir” dedi.

Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur, söyleşinin ardından okuyucularıyla imza gününde buluştu.