10924,53%-1,34
42,20% 0,24
48,86% 0,30
5429,94% 0,77
9007,06% 0,59
Antalya’nın Korkuteli ilçesinde yapılması planlanan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) projesi, bölge halkının sert tepkisine neden oldu.
Proje kapsamında Taşkesiği ve Sülekler köylerinden su taşınması planına karşı çıkan çiftçi kadınlar, patates tarlalarında nöbet tutuyor.
“Suyumuzu almasınlar. Susuz köy, bitmiş köydür” diyerek seslerini duyurmaya çalışan kadınlar, topraklarına, üretimlerine ve geleceklerine sahip çıkıyor.
Korkuteli merkezde kurulması planlanan OSB’nin su ihtiyacının köylerden sondajla karşılanmak istenmesi, tarım ve bahçecilikle geçinen köylüleri isyan ettirdi.
Geçtiğimiz günlerde sondaj ekipleriyle köylüler arasında arbede yaşanırken, kadınlar tarlalarında nöbete başladı.
Taşkesiği Yaylası’ndaki patates tarlasında toplanan kadınlar, “Ellerimiz nasır, yüreğimiz toprak kokuyor. Biz bu toprakların ahıyız” diyerek haklı mücadelelerini sürdürüyor.
Taşkesiği Yaylası’ndan konuşan bir çiftçi kadın, yaşadıkları sıkıntıyı şöyle anlattı:
“Şu anda patates tarlasındayız. Bu topraklara sahip çıkıyoruz. Şu ellerimize baksınlar. Bizim sularımızı almasınlar. Elli dönüm kayısı bahçem var. Su olmadan olmaz. Su olmadığında hayat durur. Biz bu toprakların ahıyız. Soyumuzu, toprağımızı vermiyoruz. Suyumuza ve bahçelerimize sahip çıkıyoruz. Bu patateslerle büyüdük, ağaçlarla büyüdük. Vatanımızdan bize kalan hatıra budur.”
“Asla bırakmayacağız” diyen çiftçi kadınlar, şu ifadeleri kullandı:
“Herkes bizim sularımıza göz dikiyor. Sülekler ve Taşkesiği köylerine geliyorlar. Bizim sularımıza ellerini uzatmasınlar. Topraklar kuruyacak. Yavrularımızın geleceğine göz dikmesinler. Suyumuz zaten azaldı, biz bu suyu vermek istemiyoruz. Eğer suyumuzu verirsek koskoca ova ve meyve bahçeleri kuruyacak.
Burası Korkuteli’nin meyve diyarı. Meyveler, kayısılar, patates tarlaları yok olacak. Çiftçi üretmezse şehirdeki ne yiyecek? Milli ekonominin temeli tarımdır.”
Kadınlar, bölgedeki 50 dönümlük kayısı bahçeleriyle patates ve ceviz üretiminin tamamen suya bağlı olduğunu vurguladı.
Suyun çekilmesinin yalnızca üretimi değil, köyün yaşamını da bitireceğini belirten kadınlar, yetkililere çağrıda bulundu:
“Alınacak kararlar yalnızca bir yatırımın değil, binlerce dönümlük tarım arazisinin, köy ekonomisinin ve gelecek kuşakların kaderini belirleyecek. Biz toprağımızı bırakmayacağız.”
