CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İBB soruşturmaları hakkında yaptığı ahtapot benzetmesine yanıt verdi. Kürsüden ahtapot görseli gösteren Özel, “Tayyip Bey sürekli kendi kendine bir ahtapot görüyor. Sürekli ahtapot anlatıyor. Ahtapotun kollarını arıyorsan işte Fatih Belediyesi, işte Bayrampaşa Belediyesi, öbür kolunda Bahçelievler Belediyesi. 40 haramiler ahtapotun elinde. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) soygunu. Depremde çadır satan Kızılay’ın vurgunu. 17-25 Aralık. Yunus Emre Vakfı soygunu. Dezenfektan satan bakan da ahtapotun bir kolunda; TÜRGEV, Ensar ikisi birden ahtapotun bir kolunda. Ahtapot meraklılarına gösterelim: Yeni Şafak hazırla manşeti, A Haber ‘son dakika’ yaz: ‘Aranan ahtapot bulundu. Reis’in tarif ettiği ahtapot Özgür Özel‘in ellerinde’” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM’de partisinin haftalık grup toplantısında konuştu. Özel, kürsüden üstünde ahtopot figürünün olduğunu fotoblok göstererek şöyle konuştu:
“Tayyip Bey sürekli kendi kendine bir ahtapot görüyor. Sürekli ahtapot anlatıyor. Ahtapotun kollarını arıyorsan işte Fatih Belediyesi, işte Bayrampaşa Belediyesi, öbür kolunda Bahçelievler Belediyesi, pek yakında büyük kol Esenler Belediyesi; kafadan çıkıyor en büyük kol. Ama ben Tayyip Bey’in esas ahtapotunu göstereyim: Bakın, bu Tayyip Bey’in ahtapotunda ‘beşli çete’ dediğin 40 haramiler; yaklaşık 43 şirket bunlar. 40 haramiler ahtapotun elinde. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti soygunu. Özel Kalem Müdürü Serim’in gencecik oğlunu önce dışişlerinde özel kalem yapıp, Kıbrıs’a büyükelçi yapıp hem kaset toplatıp hem oradaki büyük vurgunla, gemiler, gemilerde yakalananlar. Depremde çadır satan Kızılay’ın vurgunu. 17-25 Aralık dört bakan, devrin Başbakanı’nın ‘Hırsızlık yapan kardeşim olsa kolunu keserim’ dediği dört bakan, ayakkabı kutuları, çikolata kutuları, elbiseler, kıyafet askıları. Buraya kadar pislik; ‘Sıfırladın mı oğlum paraları?’ İşte ahtapotun öbür ucu. Yunus Emre Vakfı soygunu, ahtapotun milliyetçi kolu. Dezenfektan satan bakan da ahtapotun bir kolunda; TÜRGEV’i, Ensar’ı kol yetmedi, ayrı ayrı yazamadık, ikisi birden ahtapotun bir kolunda. İşte ahtapotun besledikleri.”
“Al sana ahtapot”
Bir diğer fotobloku gösteren Özel, “Bu da ahtapotun canından bezdirdikleri, boğazından sıktıkları” diyerek şöyle devam etti:
“Bir elinde işçi, bir elinde esnaf, bir elinde emekçi, bir elinde çiftçi... Gençlerin geleceğini tükettiği ahtapotun ta kendisi. Memuru, işsizi; bitirdiniz memleketi. Al sana ahtapot bu. Ahtapot meraklılarına gösterelim: Yeni Şafak hazırla manşeti, en güzel sen yapıyorsun mizanpajı. Hadi Yeni Şafak, hadi A Haber. A Haber son dakika yaz: ‘Aranan ahtapot bulundu. Reis’in tarif ettiği ahtapot Özgür Özel‘in ellerinde’ 17-25 de burada açlıktan sefalet çeken emekli de...
“Asgari ücrete ara zammı söke söke alacağız”
Yollara düşüyoruz. Bu hafta öncelikle perşembe günü Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) ardından Türkiye İşverenler Sendikası Konfederasyonu’na (TİSK) ertesi gün TÜRK-İŞ’e ardından HAK-İŞ’e; sendika konfederasyonlarına. Haftaya işçinin, emeklinin, esnafın temsilcilerine... Adım adım gezeceğiz. Öyle bir kişiye sorup değil; ‘Esnafı nasıl koruyacağız? KOBİ’ye ne destek vereceğiz? Sanayiciye ne katkı sağlayacağız?’ Ve söke söke alacağız ki asgari ücrete ara zam alacağız. Emekliye seyyanen zam alacağız. Tut ki asgari ücreti zamlamadılar, emekliye seyyanen zammı vermediler. Emeklinin de emekçinin de iki eli değil, bu ahtapot gibi sekiz eli sizin yakanızda. Huzur vermeyeceğiz. O ara zammı söke söke alacağız.
“Ahtapota huzur yok. Yolumuz açık, cesaretimiz tam, arkadaşlarımız tertemiz, mücadelede varız”
Yarın akşam Esenler’e bekliyorum İstanbul’u. Hafta sonu için tartışma büyük. Karar veremedik. Düzce, ‘Biz istiyoruz’ diyor mitingi Düzce’de. Antalya, ‘Havalar ısınmadan milyonlar meydanda’ diyor. Karar veremedim; Düzce mi, Antalya mı? Cumartesi Düzce’ye, pazar Antalya’ya. Ahtapota huzur yok. Yolumuz açık, cesaretimiz tam, arkadaşlarımız tertemiz, mücadelede varız, gerisini onlar düşünsün. Yürüyelim arkadaşlar. Yürüyün.”
