Antalya’da yoğun göç dalgası ve sonrasında patlayan Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte kiralar rekor düzeyde arttı, artmaya da devam ediyor. Sürekli artan kiraların karşısında çok zor durumda kalan ve kamuoyunda ‘orta halli’ olarak bilinenler vatandaşlar bile başta Kepez ve Varsak olmak üzere kentin çeperlerine kaçmaya, bütçelerine göre konut arayışını sürdürüyorlar. Savaştan önce 5-7 bin lira civarında olan kiraların bile 15-25 bin liraya kadar yükselmesi üzerine ev sahipleri ile karşı karşıya kalan, pek çoğu da mahkemelik olan Antalyalılar, ‘Kiracılar Dayanışma Platformu’ kurarak, her hafta seslerini duyurmak için Kalekapısı’nda eylem yapmaya başladılar.
Kiracılar Dayanışma Platformu’ndan önce hızla göç alan, sorunları sürekli katlanan ve gelinen noktada çözülemez duruma gelen Antalya’da konut ve kiracı sorunlarının yaşanacağını çok önceden kestirenler de vardı elbette. Antalyalıların yakından tanıdığı aynı zamanda Antalya Tenis İhtisas Kulübü’nün (ATİK)kurucularından olan Doktor Ertan Çağlar, sosyal medya paylaşımı ile Antalya’yı bekleyen kiracı tehlikesini 8 sene önce tahmin ederek Almanya’da 100 yıllık mazisi olan ‘Kiracılar Derneği’ni 7 arkadaşı ile birlikte genel merkezi Antalya’da olmak üzere kurduklarını duyurdu.
Ertan Çağlar, Almanya örneğini derinden inceleyerek kurdukları Kiracılar Derneği’nin İstanbul, Ankara ve İzmir’de şubelerini açtıkları vurgulayarak, amaçlarının yıllar süren ev sahibi kiracı anlaşmazlıklarının ve mahkemelerin kısa sürede sonuçlanması olduğunu, Başkent Ankara’ya giderek, ev sahibi kiracı ilişkilerini düzenleyen bir yasa teklifini Meclis Başkanı’na ve milletvekillerine anlattıklarını, ancak bekledikleri ilgiyi görmediklerini vurguluyor. Dr. Çağlar, ev sahibi-kiracı ilişkilerini düzenlemeyi hedefleyen yasa teklifinin kabul edilmesi halinde bugün Antalya’da kira kaosunun yaşanmayacağını söylüyor.
Ülkeyi ve Antalya’yı yönetenlerin gereken ilgi ve desteğini göremedikleri için genel merkezi Antalya olan Kiracılar Derneği’ni süre sonra kapatmak zorunda kaldıklarını söyleyen Ertan Çağlar, sosyal medya paylaşımında şu çarpıcı değerlendirmeyi yapıyor: “Antalya’da ev kiralarında anormal rakamlar dolaşıyor. Evine domates, soğan, peynir götüremeyen kiracı vatandaşımız, bu anormal kira teklifleri karşısında çaresiz. Dostlarım yaşam artık vur abalıya oldu”
Görüldüğü gibi Dr. Ertan Çağlar ve 6 arkadaşı yıllar önceden kira tehdidi görüp, ellerini taşın altına koymuşlar ancak seslerini gerektiği gibi duyuramadıkları için derneği kapatıp, köşelerine çekilmişler. Antalya’ya iç ve dış göç devam ediyor, kira sorunu ise her geçen gün içinden çıkılmaz boyutlara ulaşıyor. Antalya Kiracılar Platformu katılımcıları ise seslerini sağır sultanlara duyurmak için her hafta eyleme çıkıyorlar. Platforma göre ev kiralarının önlemez yükselişinin ardında Antalya’yı Antalya olmaktan çıkarma noktasına gelen göç dalgası var, ivedi olarak Antalya’ya göçün durdurulması şart.
Antalya Kiracılar Platformu katılımcılarına kiracı haklarına ilişkin bilgiler veren Avukat Yurdagül Sağman, Antalya’da kiralık evlerde oturan vatandaşların önemli bir bölümünün haklarını eksik ya da hiç bilmediklerini işaret ederek, şunları söylüyor: “Zor bir dönemden geçiyoruz. Hiçbir ev sahibi -oğlum gelecek- diyerek sizi evden çıkaramaz. Tahliye taahhütnamesinin de geçersiz olduğu durumlar var” Sözün özü Antalya’da göç ile başlayan konut ve kira fiyatları her geçen gün artıyor, dudak uçuklatan oranda katlanıyor. Mahkemelerde açılan ev sahibi kiracı davaları sürekli artıyor. Ev sahipleri ya da avukatları dava açmak için bile aylarca beklemek durumunda kalıyor. Sorun nereye kadar uzar şimdilik bilinmez. Bir umut sağır sultanlar Antalya’da yaşanan bu kavganın çözümü için gerekli adımları atar mı? Bekleyip göreceğiz.
