Buram buram “Türk’üm, Türkçüyüm!” diyenlere selam olsun
Son yıllarda bu ülkede Türklük sorgulanır hâle geldi. Türk milliyetçiliği küçümseniyor, hor görülüyor; kendi vatanında kimliğini savunan insana “aşırı milliyetçi” ya da “irticacı” etiketi yapıştırılıyor.
Oysa biz, binlerce yıllık bir tarihin mirasçılarıyız.
Ergenekon’dan Oğuz Han’a, Mete Han’dan Atatürk’e uzanan bir tarih, bize güçlü, onurlu ve hür bir millet olmayı öğretmiştir.
Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’iyle hepimiz bu vatanın evlatlarıyız; aynı suyu içtik, aynı toprağa bastık, aynı bayrağın altında toplandık.
Türk olmak bir suç değil, bir onurdur.
Bu mirasın en güçlü sembolü Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.
O, Türk milletini yokluk ve işgal karşısında ayağa kaldırmış; bağımsızlık mücadelesiyle tarihe yön vermiştir.
Onun gösterdiği yolda yürümek, Türk milliyetçiliğini ve tarih bilincini yaşatmak demektir.
Ne var ki bugün, TBMM çatısı altında; elinde 50 bin Türk evladının kanı olan bir terörist – Abdullah Öcalan – bazı kesimlerce adeta bir “figür” gibi anılabiliyor.
Hatta Meclis’te onun için sloganlar atılabiliyor!
Yazıklar olsun!
Daha dün, Cumhur İttifakı 2023 seçimlerinde Millet İttifakı’nı PKK ile işbirliği yapmakla suçluyordu.
Bugün ise kendisi, HDP’nin siyasi uzantılarıyla aynı dili kullanır hâle geldi.
Bu çelişki, milletin sağduyusuna yapılmış bir hakarettir.
Bu durum sadece bir siyasi kriz değil, aynı zamanda milletimizin onuruna vurulmuş bir darbedir.
Türk milleti tarih boyunca güçlü, saygın ve birliğiyle örnek olmuş bir millettir.
Bugün bazı çevreler bunu baltalamaya çalışsa da, milliyetçilik nefret değil; vatanına, tarihine ve Atatürk’ün yoluna sadakattir.
Unutulmamalıdır ki Türk milleti hor görülecek bir millet değildir.
Köküyle, kanıyla, kültürüyle ayakta kalmış; mazlumlara umut olmuş, tarih boyunca kahramanlıklarıyla destan yazmış bir millettir.
Bugün Türklüğümüzü savunmak, yarın gençlerimize gururla bırakacağımız en değerli mirastır.
Buram buram Türk’üz!
Türk kimliğimizle, Türk ırkından olmanın onuruyla yaşamaktan asla vazgeçmeyeceğiz.
Velhasıl kelam…
İnadına değil, inancımızla Türk’üz, Türkçüyüz.
Ne mutlu Türk’üm diyene!